İrtibatı Koparmayalım!
- elden ayaktan kesilmek
- anasının ipini pazarda satmış
- dudak tiryakisi
- arına gitmek
- diyecek yok
- anlamazlıktan gelmek
- düğün değil, bayram değil, eniştem beni niye öptü?
- havanda su dövmek
- diken üstünde olmak
- avurt şişirmek
- boğazına durmak
- canciğer olmak
- dalgınlığına gelmek
- ahım şahım
- ortalığı birbirine katmak
- ağzı bozuk
- bir abam var atarım, nerde olsa yatarım
- çattık teyellemesi kaldı
- fasulye sırığı gibi
- el kazanıyla aş kaynatmak
- eli genişlemek
- gözüne batmak
- hak getire
- sırtı yere gelmemek
- abuk sabuk konuşmak
- dümeni eğri
- bohçasını koltuğuna vermek
- çiriş çanağı gibi
- başa baş
- geç efendim
- dibine darı ekmek
- dirlik yüzü görmemek
- boynuna atmak
Son Sorgulanan Deyimler
Deyim
Anlamı
(1) çok tatlı. örnek: Portakallar bal gibi çıktı. (2) kuşkuya yer olmayacak biçimde, kesin olarak, kesinlikle, kuşkusuz. örnek: Durumu sen de bal gibi biliyordun.
"Araları bozulmak, bozuşmak" anlamında tehdit olarak kullanılır.
Hareketlerini düzeltmezsen külâhları değişiriz, ona göre!
Bektaşinin birisi züğürt kalmış. Hem yaz ayı hem hava çok sıcak. Orada burada gezmekten yorgun düşmüş, aç bi aç dolaşmaktan halsiz kalmış. Tam cami yanından geçerken öğle ezanı okunmaya başlamış. Cami avlusuna girip şadırvandan suyunu içmiş. Abdest alanları görünce de "Bari ben de abdest alayım. sonra da cemaatle birlikte namaz kılar, çıkışta da mendil açarım" diye düşünmüş.
O sırada bir Rum bakkal, şadırvanda terazisinin kefelerini yıkamaktaymış. O da bunaldığı için, külahını çıkarıp yanına koymuş. Bektaşî, abdest aldıktan sonra kendi külahı yerine Rum bakkalın külahını alıp başına geçirmiş. Namaz sırasında bütün cemaat, başında Rum külahıyla namaza gelen bizim Bektaşiye bakıp durmuş.
Namazdan sonra Bektaşî herkesten önce camiden çıkıp kapı önüne mendil açmış. Cemaattekiler "Bakın şu Ruma, Müslüman olmuş, hem de güzel güzel namazını kıldı." diyip keselerinde ne var ne yok Bektaşînin mendiline dökmüşler. Bu durum Bektaşînin çok hoşuna gitse de pek bi anlam verememiş. Tam mendiline sığmayan paraları külahına doldurmak için başındaki külahı çıkarınca bir de ne görsün, Külah onun külah değil. Kendi kendine "Durum şimdi anlaşıldı. Cemaat beni Rumdan dönme Müslüman zannetti. Mangırlar bu yüzden geldi, Demek ki bazen külahları değişmek gerekiyormuş" demiş.
belirli bir iş edinmek, bir iş yapmaya başlamak, boş gezmeyi bırakıp belirli bir iş yapar duruma gelmek, örnek: Oğlan sonunda bir baltaya sap oldu desenize.
(1) Özellikle evlâdının evlendiğini, çoluk çocuk sahibi olduğunu görmek. (2) Çocuklarının sevinçli günlerini görerek mutluluk duymak.?Acaba çocuklarımın mürüvvetini görecek miyim??
büyük bir şaşkınlıktan ya da öfkeden dolayı gözleri doğal olmayan bir biçimde açılmak.
(1) bir iş yapmaya girişmek, örnek: Bu kez gazeteciliğe el atmak istiyor. (2) başkasmın işine karışmak, örnek: İşinize el atmak istemeyiz.
(birinin) onun ne söyleyeceğini beklemek ve ona inandığı için söylediklerine göre davranmak. örnek: Arkadaşın senin ağzına bakıyor, kendi düşüncesi yok mu?
Yayın Ağımız
Bu listede yer alan sitelerimiz günlük hayatınızda gerek eğitim, gerek iş, gerek eğlence ve gerekse alışveriş konusunda yardımcı olmak için uzman ekipler tarafından hazırlanmaktadır.Eğitim Sitelerimiz
Eğlence Sitelerimiz
Rehber Sitelerimiz
Diğer Sitelerimiz
Tüm Hakları Saklıdır © 2008 - 2025
Sitemizin SEO çalışması Seo Uzmanı Zeze tarafından yapılmıştır.anlaminedir.com bir nerededir.com sitesidir.